İbn Haldun’da devlet düşüncesi ve “devlet araç mı, amaç mı?” tartışması bağlamında mukayeseli bir değerlendirme: (İbn Haldun-Aristoteles-Thomas Hobbes)

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2016

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

İbn Haldun Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Araştırma projeleri

Organizasyon Birimleri

Dergi sayısı

Özet

14. Yüzyıl İslam düşünce sisteminin önemli simalarından olan İbn Haldun, gerek Batı gerekse Doğu düşün dünyasında kendi çağdaşlarının yaklaşımlarından farklılaşarak kendi tanımlamasıyla Umran İlmi (İlm-i Umran) adını verdiği bir sistem inşa etmiştir. Tarihi olayları ve toplumsal ilişkilerin genel eğilimlerini çözümleyerek sistem-parça ilişkisi içerisinde genel geçer kurallara ulaşarak insan ve toplumsal yaşam merkezli döngüsel bir tarih felsefesi kurgulamış olan düşünür, kendisinden önce hiçbir yerde rastlanmamış olan bu Umran İlmi’nin üzerine inşa edildiği parçaların kavramsallaştırmasını da yine kendisi yapmıştır.Güncel sosyolojik yaklaşıma uygun olarak devlet ve cemiyeti farklı iki yapı olarak ele alan ve her ikisinin oluşum sürecini de yine sosyolojik verilerle tanımlayan İbn Haldun’un gerek genel düşünce sisteminin anlaşılması gerekse özelde devlet felsefesinin kavranabilmesi için onun kullandığı bazı temel kavramların kısaca gözden geçirilmesi ve ana unsurlarının belirlenmesi gerekmektedir. Bu çerçevede çalışmamızın ilk bölümünde İbn Haldun’un düşüncelerini inşa ettiği Umran, Asabiyet, Bedevilik ve Hadarilik, Riyaset ve Mülk (Devlet) kavramlarını anlamaya yönelik açıklamalara yer verilmiştir. Düşünürün siyaset düşüncesiyle devlet felsefesinin merkezinde yer alan insan ve onu edimlerine bağlı olarak toplumsal örgütlenmenin siyasal görünüm ve fonksiyonlarının ortaya çıkmasında toplu halde yaşam, insanların beklentileri ve bunlara yön veren asabiyet olgularının oynadığı rolü anlamaya çalışıyoruz. Bazı ihtiyaçlarını karşılamak için insanın birlikte yaşamasının kaçınılmaz sonucu olarak ortaya çıkan devlet mekanizmasının unsurları ve genel işleyişi ile ilgili İbn Haldun’un düşünce sistemini anlamaya çalıştığımız satırların ardında da devletin aşamaları, gelişimi ve ömrünün nihayete ermesi ile ilgili düşüncelere yer verilmiştir. İbn Haldun’un devlet felsefesinin ardından günümüz açısından da hala tartışma konusu olan “Devlet Araç mı, Amaç mı?” sorunsalı üzerine mukayeseli bir yaklaşım geliştirebilmek için Aristoteles ve Thomas Hobbes’un devlet felsefesini inceleme konusu yaptık. İki düşünürün görüşleriyle birlikte bu sorunsala yönelik karşılaştırmalı bir değerlendirme içeren bölümümüzü kaleme aldık. Son olarak da sonuç yerine bir değerlendirme yazısı ile makale boyunca tartıştığımız konuların bizim tarafımızdan nasıl değerlendirildiğini paylaşmaya çalıştık.
Ibn Khaldun, who is one of the most important figures for 14th century Islamic thought, has constructed a system that is different from the approaches of his contemporaries in the world of Eastern thought and defined his field as the field of Umran (Ilm-i Umran). The thinker constructed a cyclical philosophy of history centered on human and social life by analyzing the general trends of historical events and social relations to reach general governing rules concerning the relation between system and element. built on this Umran science he also conceptualization each of the elements in question. In order to understand Ibn Khaldun’s system of thought in general and his state philosophy in particular, as he treats the state and society as two different structures in accordance with the current sociological approach and defines the formation process of both in sociological terms, it is necessary to briefly review some of the basic concepts used by the state and determined some main elements. In the first part of our work in this framework, explanations were given to explain the concepts of Umran, Asabiyet, Bedouin and Hadarism, Riyaset and Mülk (State) which constitutes Ibn Khaldun’s thought. In terms of Ibn Khaldun’s political thought, we are trying to understand the role of life, people’s anticipation and the solidarity that leads to the emergence of the political appearance and functions of the social organization, which is at the center of state philosophy. Ibn Khaldun’s system of thought regards the elements of the state mechanism and the general functioning of people as an inevitable consequence of living together to meet some of their needs, and this influences ways of thinking about the progress of the state. Following the state philosophy of Ibn Khaldun, we have examined the state philosophy of Aristotle and Thomas Hobbes in order to be able to develop a comparative approach to the controversial issue of “State: Means or End?” Together with the views of the two thinkers, we included a comparative assessment of this problem. Finally, we tried to share an evaluation of how we discussed and assessed the issues during the article as a conclusion.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

İbn Haldun, Mukaddime, Siyaset, Siyaset Düşüncesi,, Devlet Felsefesi, Ibn Khaldun, Muqaddimah, Politics, Political Thought, State Philosophy

Kaynak

İbn Haldun Çalışmaları Dergisi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

1

Sayı

1

Künye

Oğuz, Ö. (2016). İbn Haldun’da devlet düşüncesi ve “devlet araç mı, amaç mı?” tartışması bağlamında mukayeseli bir değerlendirme: (İbn Haldun-Aristoteles-Thomas Hobbes). İbn Haldun Çalışmaları Dergisi, 1(1), ss. 63-92.