Işık, Vahdettin
Yükleniyor...
Araştırma projeleri
Organizasyon Birimleri
Medeniyetler İttifakı Enstitüsü, Medeniyet Araştırmaları Ana Bilim Dalı
Enstitü, “Medeniyet Araştırmaları” alanını haddizatında müstakil bir araştırma sahası olarak ihdas etmeyi hedeflemektedir. Bu çerçevede Medeniyet Araştırmaları alanının kendi çözümleme düzlemlerini tarif etmek ve alanı yönlendirecek ontolojik, epistemolojik ve metodolojik yaklaşımları teklif etmek için çalışmaktadır. Medeniyet Araştırmaları, mevcut disiplinlerin yaklaşımlarının çözümlemekte yetersiz kaldığı, yerel veya dünya ölçeğinde, insanlığın karşılaştığı farklı meseleleri anlamaya yönelik, çok disiplinli ve alternatif bakışlara imkan veren bir yaklaşım sunmayı amaçlamaktadır.
Adı Soyadı
Vahdettin Işık
İlgi Alanları
Sosyoloji ve Siyaset, Din ve Toplum İlişkileri, Modernleşme, Çağdaş Dünyada İslam ve Türkiye
Kurumdaki Durumu
Aktif Personel
2 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Yayın Muhafazakâr Düşünce'den(Kadim Yayınları, 2022) Işık, Vahdettin; Işık, Vahdettin; Medeniyetler İttifakı Enstitüsü, Medeniyet Araştırmaları Ana Bilim DalıOn dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından yirminci yüz-yılın ikinci çeyreğine kadar olan süreçte Müslümanların hayatında köklü değişiklikler yaşandı. Bu değişim süreci Avrupalı devletlerin öncülük ettiği pek çok yıkımla sonuçlanmıştı. Yıkımdan en fazla etkilenen insanlar içinde Müslümanların özel bir yer işgal ettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Nitekim dünyanın gidişatında etkin bir odak olarak rol oynamış bir medeniyetin çocukları çok yönlü bir meydan okumayla karşı karşıyaydılar. Meydan okumanın en somut hali ise yaşanan işgallerdi. Kuşkusuz işgal süreci sadece bir toprak kaybı olarak görülemez. Nitekim göçlerin eşlik ettiği sorunlar başta olmak üzere yaşanan her türden istikrarsızlık insanî, idarî ve iktisad sorunlara yol açmaktaydı. Ve nüfusunun büyük bölümü işgale maruz kalan Osmanlı Müslümanları bu sorunun en yakın ve doğrudan muhatabıydı…Yayın Gelenek ve yenilenme geriliminde Akif'in tutumu(Dicle Üniversitesi, 2023) Işık, Vahdettin; Medeniyetler İttifakı Enstitüsü, Medeniyet Araştırmaları Ana Bilim DalıTürkiye’nin yakın tarihini şekillendiren en önemli gerilim hatlarından birini gelenek ve yenilenme karşısında takınılan tutum oluşturmaktadır. Bir uçta ülkeyi selamete erdirmenin yolunu, güncel tarihi ve toplumsal gerçekliğe körleşecek seviyede geleneğe bağlanmakta arayanlar, diğer uçta ise İslami geleneği ve bu geleneğin tezahürü olan kurumları büsbütün tasfiye etmekte görenler vardı. Bu yeniden şekillenme sürecinde doğrudan sorumluluk üstlenen ve bu ülkenin milli marşını yazan Mehmed Akif ise milletin kimliğini belirleyen ilkelerden vazgeçmeden tarihi-toplumsal gerçeklikle sağlıklı bir ilişki kurmanın mümkün olduğuna inanıyordu. Akif’in bu yaklaşımını hangi esaslar üzerine temellendirdiğini açıklığa kavuşturmak Türkiye’nin düşünce ve siyaset muhitlerinde halen güncelliğini koruyan bu gerilimin anlaşılmasına da katkı sunacaktır. Oysa Akif üzerine yapılan çalışmalar onun gelenek ve yenilenme gerilime dair düşüncelerinden çok yetişmesinde etkili olan kişilere, ailesine ve şahsiyetine odaklanmaktadır. Elinizdeki makale ise mevcut çalışmalardaki bu eksikliği gidermeye, aynı zamanda onun Türk düşünce dünyasının temel gerilim hattını oluşturan gelenek ve yenilenme karşısında nasıl bir tutum sergilenmesi gerektiği hususundaki cevabını açıklığa kavuşturmaya katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.